Bugün hakemli bir dergide yayınlanan gerçek faizsiz bir yatırımın nasıl yapılacağı hakkında fikir veren İslami Hisse Senetlerine Yatırım makalesinin özetini sunmak istiyorum. Çalışmayı İslam Ekonomisi alanında uzman olan Mehmet SARAÇ ve Salih ÜLEV yapmış. Saraç ve Ülev (2017) bu çalışmasında Katılım 30 endeksinin BİST 100 ve gösterge faiz ile olan ilişkisini anlamlandırmaya çalışmış. Burada cevabı aranan temel soru, Katılım 30, temel endeksle yani borsanın geneliyle (BİSTTUM) kar, zarar ve faiz yönünden ne kadar paralel hareket ediyor, ne kadar ayrışıyor ve ne yönde ayrışıyor.
Paralel hareket ediyorsa, faiz oranlarıyla ve BİST 100 ile bunun farklı bir kulvar olmadığını ama çok farklı hareket ediyorsa gerçekten bir alternatif teşkil ettiğini ve belki de iyi etkin bir portföy çeşitlendirmesinde yer alması gereken bir enstrüman olduğu üzerinde durulmuş
Öncelikle açıklayıcı istatistiklere bakıldığında genel olarak Katılım 30’un BİST 100 genel endeksine göre getiri büyüme anlamında daha başarılı olduğu görülmektedir.
Nedensellik ilişkisine bakıldığında ise, yönleri itibariyle tek anlamlı ilişki burada faizden BİST 100’e doğru bir anlamlı ilişki bulunurken, katılım endeksi getirileri ile faiz arasında anlamlı bir nedensellik ilişkisi çift yönden de bulunamamıştır.
Yani ne (o hani merakla beklenen ve bazen piyasayı alt üst eden) faizdeki değişim katılım 30 endeksini etkiliyor, ne de katılım 30’daki değişim faizi etkiliyor.
Faiz oranlarıyla katılım endeksinin arasında böyle anlamlı bir nedensellik ilişkisinin BULUNAMAMIŞ olması firmaların bilanço profillerindeki farklılıkla izah edilebilir:
Yani katılım endeksindeki firmaların faize duyarlı varlık ve yükümlülüklerin diğer firmalara nispetle çok daha az olması, faizlerdeki değişimden etkilenmemesine veya daha az etkilenmesine neden olmaktadır. Bu da dini hassasiyetlerine göre işlem yapmak isteyen insanların yatırım için en uygun hisselerin katılım hisseleri olduğunu gösteriyor.
- Korelasyon analizi sonucunda Katılım Endeksi ile piyasa faiz oranları arasında, BIST100 ve piyasa faiz oranları arasındaki korelasyondan daha düşük bir korelasyon tespit edilmiştir. Katılım Endeksi ile piyasa faiz oranları arasındaki +%8 oranında anlamlı bir korelasyon bulunurken, BIST100 ile piyasa faiz oranları arasında -%34 oranında anlamlı bir korelasyon tespit edilmiştir.
- Eşbütünleşme testi sonuçlarına göre Katılım Endeksi ile piyasa faiz oranları arasında herhangi bir eşbütünleşme ilişkisine rastlanmazken BIST100 endeksi ile piyasa faiz oranları arasında eşbütünleşme ilişkisi tespit edilmiştir.
- Nedensellik testi sonuçlarına göre Katılım Endeksi ile piyasa faiz oranları arasında herhangi bir nedensellik ilişkisine rastlanmazken BIST100 endeksi ile piyasa faiz oranları arasında nedensellik ilişkisi tespit edilmiştir.
Bu sonuçlara göre Katılım Endeksi ile piyasa faiz oranları arasında uzun dönemli bir ilişki olmadığı, piyasa faiz oranlarındaki değişimlerin Katılım Endeksinin değerini etkilemediği söylenebilir. Oysa bunun tam tersi olarak BIST100 endeksi ile piyasa faiz oranları arasında uzun dönemli bir ilişki olduğu, bu serilerin uzun dönemde beraber hareket ettiği, piyasa faiz oranlarındaki değişimlerin BIST100 endeksinin değerini etkilediği ifade edilebilir.
Katılım Endeksi üzerine yapılan bu ampirik çalışma İslam Hukukuna göre meşru olmayan uygulamalardan arındırılmış bir borsanın faiz oranlarından bağımsız hareket edebileceğini göstermiştir. Ayrıca rasyonel bir yatırımcı için de Katılım Endeksinin performansının BIST100 endeksinden daha başarılı olduğu görülmektedir. Analiz döneminde Katılım Endeksi, BIST100 endeksinden hem daha yüksek getiri elde etmiş, hem de çok daha düşük bir volatiliteye sahip olmuştur. İslami prensiplere göre yürütülecek bir borsanın krizlere karşı daha dayanıklı ve daha istikrarlı bir ekonomik yapı getireceği söylenebilir. İslami borsanın işleyişi ile ilgili kurallar ve kote edilen şirketlerin fıkha uygunluğu ne kadar detaylı incelenirse İslami borsanın başarılı olma ihtimali o derece yüksek olacaktır.